Değersizlik İnancında Sürekli Baskılanmış Çocuk
Değersizlik inancında sürekli baskılanmış çocuk öz güveni çok düşük olarak yetişir.
Sürekli olarak ne yapacağının dikte edilmesi, kendi inanç, öğrendikleri, kültürleri bir çocuğun gelişiminde en büyük engel teşkil eden durumdur.
Büyükler her şeyi bilir, yaşıma gelince anlarsın , biz yapmadık sen yap gibi yanlış inanç ve düşüncelerle hem baskılanmış hem de suçluluk çocukta oluşturulur.
Çocuklar doğal olarak en yakını ailesini referans alır. Belirli bir onay alma, taktir edilme , muhtaçlık duyguları olduğu için sürekli baskılanarak meleksi kanatları kırılır. Bir çocuğun gelişmesi bir nesil’ in gelişmesi demektir.
Büyük demek , doğru olanı biliyorum demek değildir. Doğrular insana ve şartlara göre değişir. Kırk yıl önceki doğru şuan geçerliliğini yitirmiş olabilir.
Sürekli kendi doğrusunu dikte eden ebeveynler baskılanmış, duygularını ifade edemeyen, öfkeli çocuklar yetiştirir.
Eğer tarlaya domates ekiyorsanız patates hasat etmeyi nasıl ki bekleyemezseniz , baskıyla yetiştirdiğiniz bir çocuğun sağlıklı bir psikolojisi olmasını bekleyemezsiniz.
Değersizlik inancında sürekli baskılanmış çocuk ne zaman düşüncelerini yaşayacağını düşünün durur.
Orada bir bireysellik var ama yok gibi kabul ediliyor. Şöyle düşünelim.
Ailede sadece babanın sözünün, düşüncesinin dışında hiç konuşulmadığı bir yapı düşünün.
Orada bireysellik yoktur. Aslında düşünce bile yoktur.
Doğru olan desteklenmiş, onaylanmış , sorumluluk verilmiş çocuklar olmalıdır. Baskılanmış çocuk balona benzer sıkıştıkça bir yerde patlar. Kendi düşüncelerinin doğruluğundan emin olmadan sürekli bir şeyleri dikte etmek duygusal yaraların daha da derinleşmesine yol açar.
Değersizlik inancında sürekli baskılanmış çocuk uzun yıllar toparlanmak için mücadele eder ki bu mücadeleyi büyük çoğunluk yakalayamaz.
Değersizlik İnancında Sürekli Baskılanmış Çocuklar Dikkat Etmezse
Yani neyin , neden kaynaklandığını bilmeden yaşarsa, rastgele enerjiler ve duygularla yaşar.
Kendine ait sandığı duygularla küçük, kapana kıstırılmış halde devam eder. En önemli etken burada değersizlik inancında sürekli baskılanmış çocuğun ileride farkına vardığı durumları dönüştürebilmesi ile mümkündür.
Çok uçlarda olmadan değişim sağlamasıdır.
Bir konuda baskılanmış çocuk eline fırsat geçtiğinde o yapılmasını istemediği durumu fazlasıyla yapması dengeyi kaybetmesine yol açar.
Her şeyde olduğu gibi psikolojide dengeli ilerlemek çok önemlidir. Eğer çok seviniyorsanız zıttı duyguya hazır olun. Çünkü duygular kalıcı değildir.
Konuyu çok dağıtmadan değersizlik inancında sürekli baskılanmış çocuk , bu inançların geçici olduğunu bilmeli , o inançlara kendisinin güç verdiğini bilmeli , değiştirebilecek kadar cesur olmalıdır.
Odaklanan büyür enerji kanununu lehine kullanarak daha sağlıklı düşünüp zihin bahçesini yabani otlardan temizlemelidir.
Baskı yapılmış durumları analiz ederek hangi görüşlerin kendisini desteklediğini hangilerinin desteklemediğini tespit etmesi gerekir.
Kendini tanıdıkça her yönünü tespit eden kişi durumlardan, enerji bağlarından özgürleşir. Temelde her dini durum , psikoloji , sosyoloji her kavramda kendini tanı denir. Kendini tanıdıkça dost düşman tüm enerjilerini tanıyacaksın.
Bu makalelerde ilginiz çekebilir
Değersizlik İnancında Başarısız Hissettirilen Çocuk
Değersizlik İnancında İlgisiz Bırakılmış Çocuk
Değersizlik İnancında Yalnız Hissettirilmek
Değersizlik İnancında Eksik Hissettirilmek
Değersizlik İnancında Kıyaslama
Değersizlik İnancında İstismar Edilmiş Çocuk
Tekrar tekrar okunması gereken değerli bilgiler. Emeğinize sağlık
Tşk ederiz,devamı gelecek takipde kalınız