Kişisel Gelişimde Planın Önemi
Kişisel gelişimde planın önemi çok büyüktür. Plansız yapılan işler istisnai durumlar dışında genelde çok verimli olmaz.
En sık rastladığımız durum ‘’ben artık akışına bırakıyorum’’ kısmıdır. Asla!
Durumları eğer sürekli olarak akışına bırakan bir ruh haliniz varsa vazgeçin. Kişisel gelişimde planın önemini çok sıkı kavramanız gerekir.
‘’İlahi planlara güvenmek, zamana bırakmak, akışa bırakmak’’ bazen iyi olsa da ilahi planlar dışında diğer konularda gayretli olmanız, planlama yapmanız çok önemlidir.
Birçok insanın kendisini kaba tabirle ‘’salmasının’’ nedeni yaptıkları birçok planın zihninde hayal ettiği gibi olmamasından dolayıdır.
Bunun dışında planlarıyla yaşam şartlarının örtüşmemesi, imkanların kısıtlılığı ( kendisine göre) gibi bir çok neden sayılabilir.
Ancak burada en önemli husus şudur. Sizi pes ettirme duygusu sizde oluşmalıdır.
Siz o kadar gayretli, mücadeleci, pes etmeme ruhuyla hareket etmelisiniz ki evren artık buna diz çökmek durumunda kalmalıdır.
Dahilik ile delilik arasında ince bir çizgi var denilir. Bu durum kendisine inanıp plan yapmış, o planı uygulamış, başarısız olsa da esneklik göstererek farklı durumlarla yine planına yürümüş insanların mucizesini inançlarla pekiştirerek yapmasından dolayıdır.
Bugün hayatınızı kolaylaştıran durumlara bakınız.
-Telefonlar, tabletler, bilgisayarlar
-Çamaşır makineleri, bulaşık makineleri
Bütün bu icatlar dünyaya yön vermiş köklü değişiklik yapmış dahilerin planlı, programlı bir şekilde hareket etmesinden dolayıdır.
Kendi gücünüzü küçümsemeyin asla!
Siz mikro evren olarak kendinizi görün. Makro evren ise dünyadır.
Makro evrene direk etki edebilecek güç muhteşem yapı beyniniz ve ona yüklediğiniz kodlamalardır.
Kişisel gelişimde planın önemini kavrarsanız hayatınızın daha da kolaylaştığını göreceksiniz.
Zihin belirsizlikleri sevmez. Genelde elle tutulur, gözle görülür ve güvenli olmasını tercih eder.
Plan yaptığınızda olmama ihtimalini az, olasılıkları çok düşünen bir zihin yapısı geliştirmelisiniz.
Bizim toplumumuzda da ‘’hayal yıkıcılar, olmaz diyen, sürekli eleştiriciler’’ çok olduğu için herkese planlarınızdan bahsetmeyip onu toprağa ekilen bir tohum gibi büyütmelisiniz.
Tohumun nasıl ekildiğini az çok herkes bilir. Öncelikle gerekli toprak, gübre benzeri malzemeleri kontrol edilir. Hazır olduğunda tohum ekilir. Büyümesi için belirli bir süre karanlıkta kalıp, sulama ve benzeri durumlarla beslenir.
Eğer sürekli eşeleyip tohum canlanmış mı, büyümüş mü diye bakarsanız ona zarar verirsiniz.
Planlarınızda bu mantıkla ilerlemesi sizin için uygun olacaktır.
Planlarınızı küçük bir tohum gibi zihin ekranınızda tutarak onu besleyip, sulamalı, büyütmeli ve en önemlisi yabani otlardan ( negatif düşüncelerden) korumalısınız.
Planı olan küçük bir çocuk plansız bir dahiyi yener.
Planlar size yol çizen haritalar gibidir.
Bir yolculuğa çıkacaksınız. Örneğin ülkeler arası seyahat düşünün. Sizin eğer elinizde bir haritanız veya benzeri yol gösteren cihazlarınız yoksa nereye gideceğinizi bilemezsiniz.
Birçok insanın başarısız olmasının temel sebeplerinden birisi budur.
Plan Yapın.
Neler arzuluyorsunuz?
Hayatınız için hedeflerine ne kadar odaklandınız?
Harekete geçtiniz mi?
Başarısız olmaya karşı esnek olabiliyor musunuz?
Kendinize bu soruları sorun. Samimi cevaplayın.
Plan yapmak için bir not defterine, telefonunuzda kayıt edebileceğiniz bir yere yazın. Bir adım atın. Küçükte olsa bir adım atmanın verdiği zaferi yaşayın.
Belki yolda düzeltebileceğiniz durumlarda olacaktır.
Ancak bir şeyi yapmış oldunuz. Bir planınız artık var.
Dünyada plan yapanların sayısı % 10 ‘ u geçmemektedir.
Siz bu yüzdelik kısımda başarılı olan tarafa geçmek ister misiniz?
O zaman harekete geçin.
Sadece düşüncede kalarak hayali yaşayıp eski vasat hayatınıza dönersiniz.
İmkansızlıklar içerisinde imkan arayın.
Pes etmeme hayat görüşünüz haline gelsin.
İsterseniz gönlünüzde çiçekler filizlenir.