Zihnim Susmuyor

Zihnim susmuyor diyenlerdenseniz bu makale tamda sizler için!

Zihnim SusmuyorZihnin sözcük anlamına baktığımız zaman insandaki anlayış, kavrama, algılama yetisi ve bunları saklamak için bir bellek olarak düşünebilirsiniz.

Zihnim susmuyor dediğinizde bu bellekteki bir uyarıya işaret eder.

Bu uyarı, sorun, acı, beklenti, mesaj nedir?

Zihniniz susmuyorsa ona yeterince kulak vermiyor olabilirsin. Ya da daha masumu nasıl zihnini susturabileceğini bilmiyor olabilirsin.

Genellikle ikincisi insanlarda sıkça görülmektedir.

Zihnim susmuyor, nasıl bir yol izlemeliyim. Bunu bilmiyorum diyebilirsiniz.

İşte burada yöntemleri öğrenerek daha da artık konuya hakim olacaksınız.

Zihin bir bellek yani depolama yeri olduğu için orada sürekli olarak geçmişten gelen, deneyimlerinizle biriken düşüncele yığınlarıyla karşılaşacaksınız.

Zihnim susmuyor dediğinizde aslında bir çarede arıyorsunuz demektir.

Zihnim sanki beni kontrol ediyor gibi düşünebilirsiniz.

Zihninizdeki düşüncelere kulak vermekle işe başlamalısınız.

İki tane çocuğunuz olduğunu düşünün. Yemek yemesi gerekiyor, ihtiyaçlarını kendi başına halledemediği için sizden yardım bekliyor. Sürekli mızmızlanıyor ve siz onu duymazdan geliyorsunuz.

Ne olur sizce?

Daha fazla tepkisini vermeye başlar. Çocuk o ihtiyacın karşılanması için dikkat çekmek adına bağırabilir, vurabilir, sizi rahatsız etmeye başlar. Siz kulak verene kadar konuşur.

İhtiyacı giderilene kadar sizi rahatsız etmeye devam edecektir.

Zihninizdeki depolanan düşüncelerde böyledir. Siz ne zaman onlara kulak verip, doğru yöntemleri izlersiniz işte o zaman zihin sakinleşir.

Bütün mesele buradan ibarettir.

Zihninizde sizi meşgul eden bir durum küçük bir çocuk gibidir. Sizden cevap bekliyor. Aklınızı kurcalayan net olmayan, sizi kuşkuda bırakan her durum böyledir.

Zihninizle dost olmayı öğrenirseniz, zihninizin aslında bir düşman değil dost olduğunu görebileceksiniz.

Onu ayrı tutan farkında olmadan onun isteklerini görmeyen veya tam olarak nasıl müdahale etmesi gerektiğini bilmeyen sizlersiniz.

Eğer zihin ile dost olmayı öğrenirseniz karşılığında size dingin, hizmet eden bir mekanizmayı lehinize kullanmakta ödüllendirileceksiniz.

Sizin engin okyanuslar gibidir. Dalgaları derin ve uçsuz bucaksızdır.

Zihin haritanızda usta bir kaptan olana kadar o dalgalar sizi yutacaktır.

Usta bir kaptan okyanus da boğulmak yerine, nasıl mücadele verilir bunu öğrenir.

Sizde zihin haritanızdaki durumları öğrenerek daha iyi bir yaşama merhaba diyeceksiniz.

Zihin susmuyor dediğinizde aklınıza hep şunu getirin. Bir şeye zihnim dikkat çekmek istiyor.

Benden talebi nedir?

Neyi çözmeliyiz?

Doğru sorular doğru cevapları getirir.

Zihnin en sevmediği durum karışıklık, sürekli kaygı, belirsizliktir.

Eğer zihninizin dingin bir okyanus gibi olmasını isterseniz daha sade, cevapları olan, sizi soru işaretlerine boğmayan bir hayat benimsemelisiniz.

Sade bir hayat en büyük zenginliktir.

Zihniniz gün içerisinde en çok zihinle konuşur. Sürekli bir bağlantı halindedir.

Gün içerisinde yüzlerce kez düşünür, karar verir, geleceğe gider, geçmişe yolculuk eder. Sürekli olarak bir şeylerle meşguliyet ister.

Zihin iki temel durumlar beslenir. Pozitif ve negatif durumlar etkilidir.

Siz içini neyle doldurursanız ona göre davranır.

Zihninizi bir kova olarak düşünün. Kovaya su doldurduğunu hayal edin. Daha sonra içerisine birkaç boya damlattığını düşünün.

Siz hangi boyayı damlatırsanız kova o rengi alır. En baskın olanına renk olarak size gözükür.

Zihinde böyledir. Siz hangi düşüncelerle doldurursanız o düşüncelerden beslenir.

Zihninizi susturmanın kısa yöntemlerine şimdi birlikte bakalım

-Zihninize kulak verin. Ne mesaj veriyor, neyi düzeltmeyi arzuluyor görmezden gelmeyin.

-Mümkün olduğunca net olaylara yönelin. Belirsizlikleri başta çözümleyerek dingin olmaya önem verin.

-Çok kaygı daima zihni bulandırır. Kaygı olmaması için durumlara net çözüm bulmaya odaklanın.

-Gün içinde zihninize ‘’güvendesin, her şeyi yapabiliriz, başarıyoruz’’ gibi pozitif telkinler söyleyerek yardımcı olun.

-Zihninizi dinlendirin. Tefekkür ederek ( kendinize vakit ayırarak) derin nefeslerle sakinleştirin.

-Zihninizi pozitif cümlelerle doldurun. Kalpten inanın.

-Kendinizle baş başa kalın. İnsan en çok kendini dinlemelidir.

-Gereksiz insanlardan uzak durun.

-Size iyi gelecek durumlara, insanlara yönelin.

-Zihninizi meşgul eden durumları not alarak, onları çözümlemeye çalışın.

-Zihnin size düşman değil, dost olduğunu hatırlayın. İletişim yolu bulun.

-Ona karşı nazik olun. O size yardımcı olan bir mekanizmadır.

Kendinize en son olarak iyi davranın. İyi olabileceğinize inancınız her zaman olsun.

Leave a Reply