Zihnimizde Hangi Enerjiyi Çekiyoruz

Zihnimizde Hangi Enerjiyi Çekiyoruz diye merak ediyorsanız tam sizlik bir konu:

Yüzyıllar boyunca zihin, beyin , ruhsal konular çoğu muammada kalsa da gerçek olan tek bir şey var
Benzer benzeri çeker görüşüdür.

Uzun zaman önce insanlar dünyanın sadece maddesel olduğunu kabul ediyorlardı. Sadece maddesel olarak kabul ettikleri için gördüklerini gerçek görmediklerini kabul etmiyorlardı. Oysa görüyorum dediğimiz durum beynimizin gelen enerji frekanslarını üç boyutlu ekranında çözmesinden başka bir şey değildir.

Zihnimizle çektiğimiz her enerjinin madde ve ruh dünyasında bir karşılığı var. Mantık basit siz neyi düşüyorsanız enerji dünyasında ona can verirsiniz.

Eğer siz olumlu bir ruh halinde iseniz istisnalar hariç sürekli olumlu enerjilerle karşılayacağınız kesindir. Bazı insanların çok şanslısın. Her şey rast gidiyor dememizde ki anlam budur. Tam tersi de geçerlidir her terslik beni bulur yine olmadı , tüm olumsuzlukları çekiyorum dediğinizde enerji anlamında olumlu enerjileri beklemek çok mantıklı olmaz değil mi?

Zihnimizle çektiğimiz enerjileri düzenlediğimizde hayatımızda mucize kabul ettiğimiz enerjilere şans vermiş oluruz. Şans dediğimiz durum rastgele gelen enerjiler değil sizin çabanız, ruh haliniz ile istenilen olayın rezonansa girmesiyle yani eşleşmesiyle istekleri çekmeniz anlamına gelir.

Bu enerjilere açık olmak için özellikle ruhaniyeti daha çok yaşan toplumlar daha saf enerjilerle, meditasyonlar , dualarla kendilerine enerjileri çekerler.

Zihin enerjisini en verimli kullanmanın yöntemi düşündüklerinizi düzenlemektir.

Her düşüncenin evrene yayılan bir duadır. Dua sadece kelime ile tekrar edilen belirli kalıplar değil, duygularınız düşüncelerinizde bir duadır.

Zihin size ne dost ne düşmandır. Sizin yönlendirmenize göre hareket eden bir mekanizmadır. Fabrikada siz üretim için bir kodlama yaparsınız . örneğin şu saat dilimine kadar şunu üret dediğinizde onun dışına çıkamaz.

Zihninde çalışma prensibi böyledir. Siz komut verirsiniz o komuta uygun enerjiler madde aleminde ortaya çıkar veya her telkine açık olan bir zihin modeliniz varsa dışarıdan gelen enerjilere açık oldukça yine aynı şekilde madde aleminde onu yaşarsınız.

Size sen beceriksizsiniz telkini verildi. Bunu siz kabul ettiğinizde ona uygun davranırsınız gerçek olmasa dahi hipnoz edilmiş bir zihin yapısı ile başarısızlıklarla karşılaşırsınız

Zihni hangi enerjiye yönlendirmek istiyorsak o enerjiye odaklanmalısınız. Bu başta size zor gelebilir ama zamanla hakimiyet size geçtiğinde artık otomatik neler düşüneceğinizi hızlı bir şekilde seçerek daha verimli bir hayat geçirebilirsiniz.
Eğer zihindeki enerjileri kontrol etmediğinizi düşünüyorsanız her telkine açık olan ve rastgele yaşayan insanlardan bir farkınız kalmaz. Hatırlayın ki siz bu dünyaya başkasını değil kendinizi yaşamak için geldiniz. Kendinizi yaşamadıktan sonra hayatın ne anlamı kalır ki?

İşte kontrolü ele alma zamanı geldiğini ve değişimin sağlanmasının özünüz den başlaması gerektiğini hatırlayın. Değişim sizsiniz ,mucize sizsiniz.

Leave a Reply